Antik Yunan’da felsefe okulları nelerdir?

Felsefe okulu kavramını günümüzdeki gibi sistematik, resmi ve formel bir eğitim binasından ziyade bir grup insanın etrafında oluşan bir “ekol” olarak anlamak gerekir. Nitekim çoğu okul mensubu birbirinin tahsilinden geçmemiş, eserlerden etkilenerek mensup olmuştur.

Sokrates öncesinde doğa felsefesi dediğimiz, arkhe arayışı üzerine odaklanmış bir felsefe mevcuttu. İdealist Sokrates felsefeyi insanlığa odaklayarak daha “etik” bir felsefe yürüttü. Tabi onunla birlikte sofistler de insan merkezli bir felsefe yapıyorlardı. Lakin Sokrates ideal doğrular olduğunu söylerken sofistler insana göre doğrular olduğunu söyleyerek evrensellik yerine görelilik iddia ediyorlardı.

Sokrates öncesi felsefe okulları

Doğa filozofları

1.Milet Okulu

Thales(MÖ. 624-548?), Anaksimandros(MÖ. 610-540?) ve Anaksimenes(MÖ. 580-500?) Felsefenin ilk sorusu olan “arkhe nedir?” diye tartışmış ve sırasıyla su, apeiron ve hava diye görüş belirtmişlerdir.

2.Pisagorculuk

Milet’e yakın Sisam Adası’nda doğan Pisagor( MÖ. 570-495) Miletlilerin arkhe arayışından etkilenmiş ve sayı yanıtını vermiş. Takipçileri ile birlikte matematiksel bir metafizik, ruhun ölümsüzlüğü, matematiksel sembollerin kutsallığı gibi görüşler öne sürmüşlerdir.

3. Heraklitçilik- Efes Okulu

Herakleitos( MÖ. 535-475) Pisagor ve Milet Okulu gibi diğer İyonyalılardan etkilenerek yine İyonya’da bir felsefe anlayışı oluşturur. Ondan sonra gelenlerin(Kratilus, Antistenes) takip ettirdiği bu felsefeye göre nesneler değişmekte olan süreçlerdir.(süreç felsefesi) Logos tarafından yönetilen bu süreçte zıtlıklar aynı şeyin farklı taraflarıdır. Logos ile birlikte her şey “ateş” metaforundan türemiştir.

4.Elealılar

Parmenides(MÖ.540-480)’in Güney İtalya’da kurduğu bu okul Elealı Zeno, Melissus ve Ksenofanes gibi isimlerle bilinir. Maddeci açıklamaları eleştirdiler. Her şeyin birliğini savundular, duyuların tutarsız verileri ile bunun anlaşılamadığını söylediler.

5.Çoğulcular

Anaksagoras, Empedokles ve bazı tasniflerde de atomcuları içeren bu ekol tek bir indirgemeci arkhe arayışına karşı çıkar. Daha çok arhke, ana madde olmalıdır. Anaksagoras(MÖ. 500-428?) sayısız tohum(ilke) içeren doğanın nous(akıl) tarafından yönlendirildiğini, Empedokles dört elementin sevgi ve nefret tarafından yönlendirildiğini savundu.

6.Atomcular-Abderalılar

Leukippos(MÖ. 5. yy) tarafından kurulan atomculuk her şeyin bölünemeyen ve yok edilemeyen küçük parçalardan oluştuğunu savunur. Öğrencisi Demokritos(MÖ. 460-370) materyalizmin temeli olacak bir fizikçilik ve idealizm karşıtlığı içeren felsefesiyle kendisinden sonraki felsefeyi etkilemiştir. Elealı Parmenides’ten etkilenmiştir.

Sofistler

Protogoras(MÖ. 490- 420)’ın öncülüğündeki bu ekolün bugün relativizm dediğimiz “her şeyin ölçüsünün birey olduğu” bir bilgi anlayışları vardır. Hem felsefeden hem de dinden tepki çekmişlerdir. Gorgias, Hippias, Critias gibi isimlerle devam eden bir eğitmenler grubu para için “erdem” öğretmeleriyle bilinir ve genellikle bilgili kimseler olurlardı. Atomculardan ve Parmenides’ten etkilenmişlerdir.

Sokrates öncesi felsefe okulları(ekolleri) için Presokratiklerin arkhe görüşleri yazımıza bakınız.

Sokrates Sonrası Felsefe Okulları

Felsefe Sokrates’in ve özellikle de öğrencisi Platon’un derin etkileri nedeniyle idealist yoldan devam etti. Yalnız Sokrates’ten önce gelen ve idealist olmayan okullar da vardı.

Sokratik okullar

8.Akademia, Platonist ya da idealist okul

Platon (427-347  MÖ.) İdealar teorisi, Ruh ve devlet teorileri. Tanrı en iyi ideası, uymak gereken formlar var. Evrensel tanımlar arayan diyaloglar.

9.Likeon(Lise) ya da Gezinenler

Aristoteles (384-322 MÖ.) Hakikat çevremizdedir. Maddenin içinde potansiyel olarak form vardır. Tanrı hareket etmemiş hareket ettiricidir.

10.Stoacılık ya da veranda

Helenistik dönemin(Roma) en etkili felsefi okulu. Citium’lu Zeno tarafından kurulan ve daha sonra Cleanthes ve ardından Chrysippus tarafından yönetilen, erken evresi MÖ 300’den 130’a kadar sürdü. Panaethus ve Posidonius bazı değişiklikler yaptı ve dönemlerine bazen “Orta Stoacılık” denir. Roma’da Stoacılık, Musonius Rufus, Seneca, Epictetus, Marcus Aurelius ve Hierocles tarafından temsil edilmektedir.

11.Kinikler ya da Fıçı

MÖ dördüncü yüzyılın ortalarında Sinoplu Diogenes tarafından kurulan felsefe okulu. Sokrates’in takipçileri. Rahatlık ve geleneklere kayıtsızlıklarında ısrar ederek, alışılmamış ve kasıtlı olarak şok edici hayatlar sürdüler. Sosyal kurumlara karşıdırlar.

12.Megaralılar

Parmenides ve Zeno gibi Elealılardan etkilendiler. Öklid teklik, ideal, birlik konularında Sokrates’i devam ettirmeye çalıştı.

13.Elis veya Eritre

Phaedo erdem tektir, “en iyi, Tanrı” doğru ile iyi aynı şeydir. Doğru olan zihindedir. 

Sokratik olmayan okullar

Sokratik olmayan okullar genellikle idealist söylemlere karşı cephelenen ve materyalizmin ilk temsilcileri diyebileceğimiz “atomcular”dan etkilenmişlerdir. Sokratik olanların en meşhurları “Akademia, Likeon, Megara, Stoa ve Kinik” okulları iken Sokratik olmayanların en meşhurları Epikürcülük(Hazcılık) ve Septiklerdir. Sofistler felsefe yapmalarına rağmen kendilerine filozof demedikleri için bir okul olarak anılmazlar.

14.Epikürcülük ya da Bahçe

Epikür tarafından kurulan, hem Yunanistan’da hem de Roma’da etkili olan filozoflar okulu. Epikür, Lucretius ve takipçileri hedonizm olarak da bilinen ve acıdan kaçınmaya dayanan bir okul kurdular. Burada önemli olan arkadaşlarla birlikte olmak, kendi hayatını kazanmak ve özgür olmaktı.

15.Kireneliler

Aristippus tarafından kurulan, MÖ dördüncü ve üçüncü yüzyılın başlarında faaliyet gösteren filozoflar okulu. Hedonizm iddiasında bulundular, ancak dolaysız bedensel duyumlara odaklanmalarında Epikuros’tan farklıydılar.

16.Septikler ya da Pironist Okul

Aenesidemus tarafından kurulan, MÖ birinci yüzyıldan itibaren faaliyet gösteren okul. en az 200’e kadar Sextus Empiricus bu okula aitti. Hiçbir bilgi iddiasına güvenmezler, relativizm’den bile daha şüpheci, ikna olmaz bir grup.

SONUÇ

MÖ. 2. yüzyılda Roma Devleti’nde felsefe hareketleri görülmeye başlanmış, MÖ.30’daki Roma’nın Yunanistan’ı kesin işgali ile de felsefe okulları Roma İmparatorluğu bünyesine katılmıştır. Burada öteden beri gelen Platonculuk ve Aristoculuk etkisini sürdürmüş, hatta bir sentez ile “Yeni Platonculuk” akımını oluşturmuştur.

Roma’daki en popüler, marka okullar ise Stoacılık ve Epikürcülük olacaktır. Bu ikisi Sokratik olan ve olmayan, yahut idealist ve materyalist damarlar olarak Roma felsefesini besleyeceklerdir.

Leave a Reply