İstediğiniz kişiyi size aşık edecek bir aşk hapına sahip olduğunuzu düşünelim. Bu hapı insanlar üzerinde kullanır mıydınız? Yoksa özgür iradeleriyle size aşık olmalarını mı isterdiniz? Özgür iradeyi seçtiyseniz kötü bir haberimiz var. Kimse özgür iradesiyle aşık olmuyor.
Etkileme- etkilenme olayı dış etkenlerle gerçekleşir. Güzellik algımız tür ve kültür tarafından gelir. Estetik olan aslında önceden öğrendiklerimize uygun olandır. Kaldı ki aşk çoğu zaman bedene dair bir uğraştır. Neredeyse herkes nasıl göründüğüne dikkat eder. Görünüme verilen en ufak bir dikkat bile görselliğe, bedene ve sihirli hapa önem verildiğini gösterir. Sihirli hap, aşk hapı ve aşkın kendisi bir inandırma- kandırma olayıdır.
Saçınızı yaptırınca aşk hapı kullanmış oluyorsunuz. Güzel giyinince aşk hapından destek alıyorsunuz. Paranız varsa zaten en büyük sihre sahipsiniz. Kendinizi sevdirmek için aşk hapı kullanmayı dürüstçe bulmuyor musunuz? O zaman hayatınız boyunca makyaj yapmamış, saçını taramamış, kıyafetinin nasıl göründüğünü merak etmemiş biri olmalısınız. Tıraş da olmayacağınız için muhtemelen yüzünüz görünmüyordur. O zaman güzelliği dışarıda değil içeride aradığınızı söyleyebiliriz.
Parfümün sihirden ne farkı var? Para aşk hapı değil de nedir? Her zaman aşk hapı kullanırız. İşin ilginç yanı bu da değil, hapın etkilediği kişidir. Aşk hapı kullanmamızı karşı taraf ister. Herkes aşık olmak ister. Aşık olmak istemek etkilenmeyi istemektir. Büyülenmeyi talep etmektir. Aşık olmak yeterince inandırılmak, yeterli derecede kandırılmaktır.
Aşk hapı kullanabilirsiniz, çünkü herkes kullanıyor. Karşı taraf da talep ettiğine göre aşk haplarına hücum… Bir dakika, zaten öyle bir dünyada yaşıyoruz. Her yer kadın ve erkek görselleri, her yer bakım malzemeleri ve estetik reklamları ile dolu. Aşk hapı bir düşünce deneyi değil, bir gerçek.
Baştaki soru, hapı kullanıp kullanmayacağınız, sizi düşündürdü ise günümüzdeki maddi güzellik anlayışını sorgulamanızı öneririm. Tamam herkes kullanıyor da kullanmadan yapmak nasıl olurdu? Yani sihirle ve kandırmacayla değil, sizi hikayeniz için seven biri olsa. Bedeninize değil de hikayenize bağlansa.
Görüntü geçer gider hikaye kalır akılda. Hikayenize hikaye katmanız dileğiyle.
Kadın, erkek ve eşya vardı, o ise hikayeler görüyordu sadece. Güzel diyorlardı, bilemiyordu, hikayesini bilmeden. İnsanlar geçip gidiyordu, suratlar üzerlerinde, hepsi güzeldi, çünkü hikaye okumak güzeldi.
dmy