Motivasyon bir şe başlamada, bir davranışı gerçekleştirmede gerekli güdülenme, iş için gerekçelendirmeyi sağlama anlamına gelir. Bir iş, bir hedef için çalışma motivasyonu nasıl sağlanır? Çalışma motivasyonu nasıl artırılır soruları ise herkes için farklı yanıtlar içermekle birlikte bazı klasik yanıtlara sahiptir.
“bir kişinin izlediği yol, başka bir kişi için doğru yol değildir. Her birimiz aydınlanmak için kendi yolunu yürümek zorundadır.”
I Ching, wu wei hakkında
1. Eforsuz Efor
Bir işi yapmanın kolay bir yolunu bulmalı. İş kendi kendine çözülebiliyorsa en iyi yol budur.
Çok eski zamanlarda insanlar denizde rüzgara karşı kürek çekerek kayıklarla seyahat etmeye çalışırmış, sonra birileri rüzgarı düşman değil yardımcı olarak görmebilmiş ve “yelken” dediğimiz bezleri kullanmaya başlamışlar. Aleyhine olan bir şeyi lehine kullanmak ve eforsuz efor sarf etmek rüzgarı kendisine karşı kullandığımız yelkenler ile iyice anlaşılır.
Öyle bir yol bulmalı ki çalışma en kolay hale gelmeli. Bu yol “bakış açısı” bulmak da olabilir. Çalışmanıza bakışınızı değiştirirseniz çalışma olmaktan çıkabilir.
Halter kaldıran kişiler bunu spor olduğu için keyifle yapıyorlar. Halbuki o kadar ağırlığın kaldırılması insanın nadiren yaşayacağı acılı işkencelerden biridir. Çocuk bakmak sadece emek olarak bakıldığında bir enayilik olarak görülebilir, ama kendinizden bir parça ve bir insan yetiştirmek olarak görüldüğünde verilecek emeğin haddi yoktur. Bilgisayar oyunu oynayan kişi inanılmaz bir efor sarf eder, saklambaç muazzam bir enerji gerektirir; hepsi bakış açımıza göre rahatlıkla katlanılabilir hale gelebilir.
2. Özgürlük sorumlulukla gelir
Hak ve özgürlükler sorumluluk ile gelir. Daha büyük güç, daha çok hak ve kazanım isteyen kişilerin bunun bedelini, emeğini, karşılığını ödemeden sahip olacaklarını sanması hüsrana yol açar. Çalışma motivasyonu çalışma ve hatta daha fazlasını üretmenin sonucunda elde edilecek ürün, kazanım, getiri ile kendiliğinden sağlanmalıdır. İşin ucundaki kazanımı kayda değer bulmuyorsanız, kazanılacak şeyi gözünüzde canlandıramıyorsanız veya kıymetini bilmiyorsanız sorumluluk alıp iş yüklenmeye gayret etmeyeceksiniz. Ya hedefin canlandırılması ya da başka bir hedef- kazanım belirlenmesi bu sorunu çözebilir. Sorumluluk ipleri ele alıp özne olmaktır, sorumluluktan kaçıp sadece keyfini sürmek isteyenler ise hayatın nesnesi olarak kalırlar.
Çoğu insan özgürlük istemez, çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve çoğu insan sorumluluktan korkar.
S. Freud
3. Rasyonalizasyon
İşin yapılması için akla uydurulması gerekebilir. Rasyonalizasyon mantığa büründürme olarak da bilinen bir anlamaya çalışma çabası olmakla birlikte bir savunma mekanizması olarak bahane bulmak anlamına da gelebilir. Bir Karadeniz atasözünde dedikleri gibi “sevdiğini alamaysan alduğuni sevecesun.” “kaçınılmazsa zevk almaya bak” diyenlerin felsefesi. Belki de bu fazladan bir iş değil, nefes almak- yemek yemek gibi gerekli bir adımdır. Bireysel olarak hoşumuza gitmiyor diye bir iş gereksiz ya da kıymetsiz olamaz. Belki de siz anlamıyorsunuzdur. Belki de çalışma olmaktan çıkması için bunun kaçınılmaz olduğunun anlaşılması ve doğal hayatınızın bir parçası yapılmalıdır. Belki de bu sıkıntı biz istediğimiz ya da hak ettiğimiz için çekiliyordur.
Bunu felsefe ile kazandım… Bazılarının yasa korkusu yüzünden yaptığını emredilmeden yaparım.
Diogenes Laertius Tanınmış filozofların yaşamları ve görüşleri eserinde Aristoteles’e atfediyor.
4. Ana Odaklanmak
Bir Zen ustasına Zen’in sırrını sormuşlar. “Ne yapıyorsan onu yap” demiş. “Ne yapıyorsak onu yapmıyor muyuz zaten?” diye tekrar sormuşlar. “Hayır” demiş. “Sen yemek yerken sadece yemiyorsun başka şeyler düşünüyorsun. Uyumak dediğin de sadece uyumak olmuyor başka şeylerle karıştırıyorsun, ne yapıyorsan ona odaklan” demiş. Anı yaşa, flow akımları ile de bunu birleştirebiliriz. Yani o an yaptığın işe bakarsan, onu başka şeylerle karıştırmayıp kendisi için yaparsan angarya olmaktan çıkarabilirsin. Çalışıyorsan çalış, uyuyorsan uyu.
Sonsuzluk şimdilerden oluşur.
Emily Dickinson
5. Kuruntulardan Kurtulmak
Önceden getirdiğimiz saplantılar, sorgulanmamış yatkınlıklar yargılarımızı engeller. Acaba yargılarımız muhakemeye, akletmeye değil de önceki tutumların ve çevreden edinilen peşin hükümlerin ham bir tekrarına mı dayanıyor? Önceki yargılarının doğru olduğunu nereden biliyoruz? Her gün yeni bir gözle bakmak gerek. Kuruntuları bırakıp çalışmamıza başlarsak peşi gelir. Hangi eylemin neye yol açacağını biz tam olarak bilemeyiz. Hem olumsuz hem olumlu çıktıları varsaymamalıyız. Kendimizin en mükemmel hali olup vicdanımızla davrandığımız sürece kaygılanmamalı, kuruntulanmamalı, akışına bırakmalıyız. Şimdi yaptıklarımızın ne işe yarayacağını, nelere yol açacağını kestiremeyebiliriz. Bireysel sanrılardan ve yanlış önyargılardan kurtulduğumuz sürece başarılı olmamak için bir sebep yok.
“Şu anda yaşamalı, her dalgada kendinizi başlatmalı, her an sizin için sonsuz bir şey bulmalısınız. Aptallar fırsat adasında durur ve başka bir bölgeye doğru bakarlar. Başka bir bölge yok; bundan başka bir hayat yok.”
Henry David Thoreau
Çalışma motivasyonunu artırmak için hedeflerin, kazanımların düşünülmesinin yanında yukarıda saydığımız hususlar da hesaba katılabilir. Yalnız unutmayalım bazı konularda da çalışmamak gerekebilir, özellikle de kötü niyetli olanlarda ve istismar edildiğimiz işlerde. Vicdani bir durum varsa, karakterimizi etkileyecek kararlar alıyorsak orada motivasyon sağlamaktan ziyade sorgulamaya çalışmamız gerekir.