Ludwig Wittgenstein Kimdir?

Ludwig Josef Johann Wittgenstein (1889-1951) analitik felsefeye büyük katkılar yapan Alman filozoftur.

Eğer yalan söylemek çıkarına ise, insan neden doğruyu söylemeli ki? L.W.- 8 yaşında

Ray Monk. Dahinin Görevi, s.23.

Viyana’da Avrupa’nın en zengin ailelerinden birinin sekizinci ve en küçük çocuğuydu. Yahudi kökenli ve sonradan kısmen Protestan ve Katolik olan Wittgensteinlar dini değil de kültürel Yahudiliğe devam etmiş, Wittgenstein da kendisini bir Yahudi olarak tanımlamasına rağmen pratikte bu dini uygulamamıştır. Zaten ailenin göstermelik bir uygulaması olarak da katolik olarak vaftiz edilmiş ve henüz lise çağında ateist olduğunu söylemiştir.

O ve Paul Viyana’daki bir jimnastik kulübüne üye olmak istemişler, ama (o zamanki çoğu kulüp gibi) sadece “Ari” kökenlilere açık olduğunu öğrenmişlerdi. Ludwig kabul edilmek için Yahudi geçmişleri konusunda yalan söylemeye hazırdı; Paul ise değildi.

Ray Monk, Dahinin Görevi, s.39.

Krupp, Carnergie ve Rotschild aileleri ile yarışacak bir servete sahip, klasik müzik sanatçıları ve entelektüel çevreler ile içli dışlı bir aile olan Wittgensteinlar Viyana’da bir sarayda oturuyordu.

Ludwig Wittgenstein işte böyle bir varlığın, sanatın ve bilginin içine doğdu. Çocukluğunda ağırbaşlı olmakla birlikte genellikle mutsuz olduğunu söylemiş, iki abisinin intiharına bakılırsa da genel bir gençlik buhranında sukunetini koruyarak hayatını sürdürmeye çalışmıştır.

Wittgenstein 14 yaşına kadar özel hocalardan eğitim gördü. İki abisinin ölümünden sonra Ludwig ve kardeşi Paul okula verildiler. Dini çalışmalarda en yüksek not olan 5; İngilizce 2; Fransızca,coğrafya,tarih ve matematik 3; Almanca, kimya, geometri ve çizim derslerinden 4 aldı. Almancada telaffuz sorununu karakteristik bir sorunu olan çalışma eksikliğine bağladı.

1908’de Berlin Teknik Üniversitesi’nden makine mühendisliği diplomasıyla mezun oldu. Daha sonra Manchester Victoria Üniversitesi’nde havacılık üzerine doktora yapmak için gitti. Pervane tasarımları yaparken zamanında kullanılan materyallerin(odun) onun fikirlerine uygun olmaması nedeniyle pervane tasarımıyla yetinmek zorunda kaldı. Burada da matematik ile ilgilenmek durumundaydı ve bu sayede matematiğin temelleriyle ve özellikle de Bertrand Russel’ın Matematiğin Temelleri(1903) ve Gottlob Frege’nin Aritmetiğin Temelleri(1893) eserleriyle tanıştı.

1911’de Jena Üniversitesi’nde Frege’yi ziyaret etti ve matematik ile felsefe hakkındaki yazılarını gösterdi. Frege ile çalışmak istese de Frege ona Cambridge Üniversitesi’nde Russell ile çalışmasını önerdi. Wittgenstein çatkapı Russel’ın yanına gitti. Russel çay içerken içeri girdi. Russel o anı şöyle anlatıyor:

Tanımadığım bir Alman belirdi. Çok az İngilizce konuşuyordu, ama Almanca konuşmayı da reddediyordu.

Russel Wittgenstein’ı derslerine kabul etti. Başlarda onu bir meczup sansa da daha sonra bir dahi olduğuna kanaat getirdi ve hatta beklediği genç yetenek olduğunu söyledi. Kendisinin çözmek için çok yaşlı olduğu felsefi sorunları onun çözeceğini söyledi. Wittgenstein da Russell ile tanışmasını dokuz yıllık intihar eğilimli çileli yalnızlığının sona ermesi olarak niteledi. Russel Wittgenstein’ı mühendislik yerine felsefeye yönlendirerek hayatını kurtarmış, Wittgenstein da felsefi eleştirileriyle Russel’ın ciddi bir felsefe yapamayacağını anlamasını sağlamıştı.

İngiltere’deki arkadaşlarının hakkında çok anısı var. Hepsinin söylediği şey ise Ludwig’in çok dalgalı duygusal durumları olduğu, nevrotik ve psikotik davranışlar gösterebildiği ve çoğu zaman toplulukları terk etmeye meyilli olduğudur. En az bir kadın iki de erkekle ilişkisi olduğunu bildiğimiz Wittgenstein hayatı boyunca intihar hakkında konuşmuş durmuş, iki dünya savaşına da gönüllü katılmıştı.

1914’te cebinde Tolstoy’un Kısaca İncil eseriyle gittiği Birinci Dünya Savaşı’nda Avusturya- Macaristan adına topçu atelyesinde çalıştı. 1918’de esir düştü, dokuz ay mahpus yattıktan sonra 1919’da döndüğü Viyana’da tüm servetini bağışlama kararı aldı. İlkokul öğretmenliği yapmak için öğrenim gördü. 1920’de bir manastır için bahçıvan için çalıştıktan sonra bir köy okulunda öğretmenliğe başladı. Ancak çocukları dövdüğü ve özellikle de kızlara döverek matematik öğrettiği için tepki gördü. İki farklı okulda daha çalıştı. Kendisin kazanmadığı hiçbir şeyi yememeye, hediye almamaya ve ailesinden gelen teklifleri reddetmeye çalıştı.

1921’de hayatı boyunca yayımladığı tek felsefe eseri Tractatus Logisch-Philosophische Abhandlung (mantıksal felsefi kompozisyon) adıyla yayımlandı.

Köylüleri üçte bir hayvan olarak yaşıyorlar diye nitelendiren Wittgenstein çocukları dövmeyi abartınca olay mahkemeye taşındı. Mahkeme her nasılsa tutuklama kararı çıkarmadı(Wittgenstein ailesinin parası dahil olmuş olabilir.) Dövdüğü ve mahkemeye konu olan çocuk da 14 yaşında kanserden öldü. LW. olaylar durulunca dövdüğü çocuklara günah çıkarmaya ve özür dilemeye gitmişti.

1926’da manastırda bahçıvanlık yapmaya başladı, ancak yine kısa sürdü. Paul Engelman ile LW’ın Kız kardeşine bir ev tasarlamaya başladılar. İki yıl boyunca acayip detaylı bir şekilde çalıştılar. 1929’da Cambridge’e felsefe yapmaya döndü. Tractatus eseri doktora tezi olarak kabul edildi ve burada hocalık yapması sağlandı. 36-37’de Norveç’te Felsefi Soruşturmalar adlı bir eser taslağı üzerine çalıştı. 39’da 2. Dünya Savaşı başladı. Bu savaşta Britanya için ilaç taşıyıcı olarak görev yaptı.

1947’de Cambridge’deki görevinden istifa edip yazmaya odaklanmaya çalıştı. Ne var ki çeşitli seyahatler ve hastalıklar yüzünden sadece taslaklar oluşturabildi.

27 Nisan 1951’de son kez yazı yazdı. Sonra çok hastalandı. Doktorlar birkaç güç yaşarsın deyince de “iyi” dedi. 28 Nisan’da bilincini kaybetmeden önce “onlara söyle mükemmel bir hayat yaşadım” dedi.

Kaynakça

Leave a Reply