Platon’un metafiziği- varlık anlayışı

metafizik nedir

Metafizik klasik dönemden sonra üretilmiş bir terim olarak filozofların tanrı ve varlık anlayışlarını içerir. Aristoteles’in ilk nedenler, temeller çalışması olarak adlandırdığı bir çalışmadır. Platon’a göre duyular dünyası, yani çevremizde duyularla tecrübe ettiğimiz dünya varlığın aslı değildir. Bu dünya mağara benzetmesindeki mağaradır, oradaki varlık da asıl, esas değildir. Oradaki gölgelerin formunun geldiği idealar alemi esas olandır.

Bu dünya bozuluş halindedir. Bir nesnenin veya dünyadaki bir duyu bilgisinin güvenilir olması için onun değişmemesi ve duyuların da bu nesneyi tespit edebilecek yeterlikte olması gerekir. Duyular dünyasında bu yeterlikler olmadığı için bunun esas, hakikat olduğunu söyleyemeyiz. Lakin hayatta kavramlar, güzellik, adalet, matematik gibi dış dünyadan almadığımız bilgiler vardır. Demek ki en az bir dünya, bir düzlem daha vardır ki orası daha kalıcıdır. 

Tarihte En Etkili 10 Filozof Ünlü İyi Büyük Filozoflar

Asıl dünya bu dünyanın değişmeyen formunun(ideasının) bulunduğu idealar dünyasıdır. Bizim dünyamızın bilgisi bu dünyanın gölgesi(kopyası, sureti)’nin bilgisi gibidir. Gerçek «Form»dur, ideadır.  İnsan olmak aklını kullanıp idealar dünyasından pay almak ve oradaki en iyi ideasına ulaşmaya çalışarak bunun farklı görünümleri olan doğruluk, güzellik ve adaleti hedeflemeyi gerektirir. Çünkü akıl canlısı olmak, yani ideadan bir nebze daha fazla pay almış olmak farklı olduğun tarafı kullanmayı gerektirir. (Biz buna kuşun uçması, balığın yüzmesi gibi bir özellik diyebiliriz, insan da ideal olanı hedeflemelidir.)

Ruh ölümsüzdür. Ölümsüz ruh bedene düşmüş gibidir, mahpusa benzer. İdeal olana ulaşmaya çalışarak mağara benzetmesindeki gibi idealara ulaşabilir, ama en iyi ideası bir hedef olarak kalacaktır. Bu vesileyle Platon’da idealar dünyası ile duyular dünyası arasında kavramsal bir dünya, ara bölge olduğu da savunulabilir. Bu üçlü yapıyı şöyle aşamalandırabiliriz:

  • 1- Empirik, tikeller, duyular dünyası: mağara
  • 2- İdealar dünyasının basit formları: mağaranın dışındaki nesneler
  • 3- İdealar dünyasının yüksek formları: en yüksek idea olan “iyi” ideası mağaranın dışındaki dünyada “güneş”

Özetle

  • 1. Hakiki dünya idealar dünyasıdır, her şeyin formunu, ideal halini içerir.
  • 2. İçinde yaşadığımız duyular dünyası ideal formların kopyalarından oluşur.
  • 3. Herkes zihinlerinde ideal formlarla doğar.
  • 4. Dünyadaki şeyleri bu şeylerin ideal formlarıyla doğduğumuz için tanıyabiliyoruz.

Platon’un bölünmüş çizgisi

Platon Devlet eserinde metafizik anlayışını bir bölünmüş çizgi analojisi ile Sokrates’in ağzından dile getirtir. Bu doğru parçalarından AB, fiziksel şeylerin gölgelerini ve yansımalarını, BC ise fiziksel şeylerin kendilerini temsil eder. CE ideal dünyayı temsil eder. CD ve DE alt bölümleri verilerek AC ile aynı orana bölünmüştür. Aşağıdaki grafikte daha net bir şekilde detaylarıyla görebilirsiniz. Doğrunun en sonunda mağara benzetmesinde güneş ile temsil edilen “iyi ideası” olduğunu söyleyebiliriz. Güneş analojisinin de mağara benzetmesi ve bölünmüş çizgi analojisiyle birlikte ele alınması gerekir.

Ayrıca mağara benzetmesi ve güneş analojisini de incelemenizi öneririz.

Kaynakça

Leave a Reply