dil

Folklör- Hakbiliminde Sözlü Kültür ve Devlet

Sözlü KültürSözlü Kültür

Türkçe sözlü kültürde devlet nasıl tanımlanır?[dmy.info/devlet-nedir] Oğuz Kağan örneği ile açıklamaya çalıştık.  Milli benliği ve toplumun görüşlerini en iyi yansıtan verilerden biri de halk bilim ürünleridir. Türkçenin edebiyat tarihi İslam öncesinde baskın biçimde sözlüydü. [1] Sözlü verilerin bir kısmı yazıya geçirilmiştir.  Bugün dahi sözlü gelenekte değişen ve gelişen eserler vardır. Yalnızca TDK. Nın destanlar dizisinde 43 kitap yayını bulunmaktadır. Bunların yanında Hikayeler, masallar, atasözleri, şiirler ve diğer halk ürünleri de ilgiye değerdir.

“…Bu buyruk üzerine oğullarından üçü de gün batısına doğru. Gün, Ay, Yıldız bol avlar avladı, çok kuşlar vurdu ve sonunda yolda bir altın yay buldular. Aldılar, getirip Oğuz Kağan’ a…   … Bunlardan sonra da Oğuz Kağan büyük kurultayı topladı. Herkesi çağırdı. Çağıranlar gelip danışdılar, oturup beklediler…. … Kırk gün kırk gece yenildi içildi, eğlenildi, gülündü. Kırk gün kırk gece geçtikten sonra Oğuz Kağan oğulları arasında yurdunu paylaştırdı ve ondan sonra dedi ki… … Ey oğullarım ben çok yaşlandım, çok savaşlar gördüm, Cıda ile çok ok attım, Aygır ile çok yollar aştım, Düşmanları ağlattım, Dostlarımı güldürdüm, Gök Tanrı’ ya olan borcumu ödedim, Size de yurdumu verdim…”[2] Oğuz Kağan Destanı’nın yayımlanmış en iyi durumdaki nüshası Uygurlar tarafından yazıya geçirilmiştir ve Uygur kağanı olarak anlatılır. Başka nüshalarda Müslüman Oğuz Kağan da görülür. Ana motifler aynıdır. Kişi adları ve coğrafya isimleri değişir. Bu destanda Oğuz Kağan’ın iradesi tanrının iradesidir. Tanrı ile iletişim hali vardır. İslam öncesi Türk devletlerinde kağan etrafında yapılanma vardır. Ancak kağan tanrıdan dahi olsa “kurultay” kurulur. Fikirler danışılır. Köktürk bengü taşlarında insan yaratılmış, İstemi ve Bumin Kağanlar insana hükmetmek için gönderilmişti. Bu destanda da Oğuz’un edimleri tanrının müdahaleleridir ve tüm insanlığa yöneliktir. Ayrıca İki dönemde de vezirlerin önemi vurgulanmalıdır. Tonyukuk devletin eli gibi hareket etmektedir. Oğuz Kağan Destanı’nda da Uluğ Türük adlı vezir aynı vasıftadır. Diğer krallıklara nazaran vezirin ve kurultayın silik olmaması ilgi çekicidir. Orta Asya’daki bazı teknolojik aşamalar, icatlar, keşiflere dair bilgiler de destanlarda bulunmaktadır.[3]


[1] Ahmet Kabaklı, Türk Edebiyatı, Türk Edebiyat Vakfı Yay.

[2] W. Bang- R. Rahmeti, Oğuz Kağan Destanı, İstanbul Burhaneddin Basımevi, 1936,  s.31-33
[3]  Bahaeddin Ögel, Türk Mitolojisi – I, TTK Yayb-5

Leave a Reply